Başpınar Köprüsü

Köprüler vardır adı dillere destan, köprüler vardır filmlere konu olmuş, köprüler vardır uğruna savaşlar yapılmış, ağıtlar yakılmış… Fırat’ın üzerinde kurulan ve geçtiğimiz günlerde açılan Başpınar Köprüsü’nün hikayesi ise bilinenlerden farklı: Köprülerini Keban Barajı’na kurban veren Erzincan’ın Kemaliye İlçesine bağlı 25 köyün insanı, tam 22 yıldır köprülerine kavuşmanın mücadelesini veriyordu. En acil yaşamsal ihtiyaçları için Fırat’ın sularını, sallarla, sandıklarla aşmaya çalışmışlar, Fırat’ın sularına kurbanlar vermişler, göçün artmasıyla köyleri giderek boşalmıştı…

Sonra küçük bir feribotla ulaşım sağlanmaya çalışılmış, emektar feribot yıllarca Munzur Dağları yakasında kalan 25 köyün, Kemaliye ile olan bağlantısını sağladı. Bölgedeki terör korkusu nedeniyle feribot, gün batımından sonra çalışmıyordu. Hastalık ya da doğumlarda insanlar perişan oluyordu. Son feribota yetişmeye çalışanlar kilometrelerce öteden araçlarının kornalarına basarak kaptana haber ulaştırmaya çalışıyorlardı. Son feribotu kaçıranlar sabaha kadar beklemek zorunda kalıyordu.

Ve 22 yıllık mücadelenin sonunda köprü bitti. Bayraklarla ve pankartlarla süslenen köprünün açılışı bölge insanı için, gerçekleşen bir rüya idi. Yıllardır 25 köyün umudunu, sevincini, üzüntüsünü Fırat’ın iki yakasına taşıyan feribot ise köprünün devreye girmesiyle emekli oldu.

Bölgedeki insanlar eski köprü sular altında kalmadan önce yeni köprü için kolları sıvamışlar. Devlet, defalarca yaptığı köprü projesini bir türlü hayata geçirememiş. Aşındırmadık devlet kapısı kalmamış. Verilen sözler hep söz olarak kalmış. Özellikle yörenin en büyük köyü olan Başpınar köyü önderliğinde toplantılar düzenlenip bağışlar toplanmış. İstanbul Bahçelievler Belediyesi de maddi katkıda bulunup bölge sorunlarının duyurulması için çalışmalar yapmış. 1993 yılına kadar umutlar feribotla gidip gelmiş. Erzincan Valisi Recep Yazıcıoğlu vatandaşın da desteğini alarak köprünün inşaatını başlatmış. Karayolları Genel Müdürlüğü yapılan köprünün standartlara uygun olmadığını rapor etse de bütün engeller sonuçta aşılarak sonunda yapılmış.

110 ton ağırlığındaki çelik köprü önce bir yakada monte edildi. 67 metre uzunluğundaki köprünün bir yakadan öteki yakaya sürümü ise literatüre geçecek kadar ilginç oldu. 110 tonluk köprünün bir ucu feribotla kaydırılarak yedi saatte karşı yakadaki betona ulaştırıldı. Bu arada nefesler tutulmuştu. En ufak bir aksilik köprünün ve de bütün umutların suya gömülmesi olacaktı.

İşte tüm bu zorluklara rağmen bölge halkı yılmadı Vali Recep yazıcıoğlunun da kararlı tutumuyla köprü tamamlandı.